Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Koestler ve Sevket Sureyya: "when one burns one's boats, what a very nice fire it makes"

Iki savas arasi donem nev-i sahsina munhasir bir donemdir. Bu donemde komunist hareketin icinde/ kiyisinda/kosesinde konumlanan aydin kusagi da donemin genel karakteristigine uygun olarak bunalimlidir, enteresandir. Sanirim ki Koestler, Aydemir gibi insanlari simdi geriye dogru bakip donek, hain diye yaftalayanlar hep olacak, ama surasi kesin ki bu tipleri anlamadan, 1917 ve biraz oncesinde dogan asagi yukari da 1989’da bittigi kesinlesen, programatik temelleri Komunist enternasyonalde atilan, bir radikal sosyalizm cesidini de anlamak mumkun olmayacak. Asil topugu meselesi… Her davanin inananlari, inanmayanlari ve inanip da sonra hayal kirikligina ugrayanlari sonra da abuk subuk isler yapanlari vardir. zannimca, hayat sadece muminler ve hainlerden ibaret olsaydi daha keyifli olmayacakti. Koestler ve Aydemir sukut-u hayale ugrayanlardir. Bu kimin sucudur? bence herkes biraz sucludur. Bir kere idealisttirler. Genctirler. E dogal olarak heyecanlidirlar… Yeni bi dunya kurulmaktadir. Ikisi

sirri sureyya vekil olur mu?

bir kus kulagima sirri sureyya’nin milletvekilligine aday olabilecegini fisildadi. Istanbul’dan sozgelimi gecen secimde sol camianin beceriksizlikle kacirdigi ikinci bolgeden bagimsiz aday olsa nasil olur? bence kiyak olur. bi de ne olur: birinci TIP”in meclis kursusunden “bu memleketin bu kadar metrekare topragi amerikan isgali altindadir” diyen aybar’indan, cetin altan’indan sonra nihayet o kursuden birileri dogru duzgun iki kelam ederler.